Kadın, Kadındır.

Orijinal Adı: Dönüş (1972)
Yönetmen: Türkan Şoray



Sinemamızın Sultanı kamera arkasına geçtiğinde, (oyunculuk da dahil) kariyerinin en iyi filmlerinden birine imza atacağını tahmin ediyor muydu bilinmez.

Erkeklerin egemen olduğu bir toplumda, kamera arkasına geçip eli ayağı düzgün bir filme imza atan Şoray, dönemin nabzını yakalayan sosyal içerikli bir film çekerken; öyküsünün merkezine yine bir ‘kadını’ koyuyor ve Gülcan karakterine yine kendisi hayat veriyordu. Kuzu gibi her söyleneni yapıp şükreden halkının önüne çıkıp beyliğe isyan eden bir kadın ve kameranın arkasında birçok usta yönetmene taş çıkartan bir kadın. Gülcan karakterinin bütün film boyunca yaşadıklarına inat dimdik ayakta durmaya çalışmasına, iradesine paraleldir Şoray’ın yönetmenlik denemesi.

Filmi neredeyse tek başına sırtlayıp götürmüş Sultan. Ekürisi Kadir İnanır’ın karakteri filmde oldukça pasif kalmış. Onun aksine kötü adam rolünde Bilal İnci oldukça iyi oynamıştır. Bembeyaz şakaklarıyla, saplantılı aşık rolünde özellikle düğün gecesi Gülcan’ın etrafında dönerek yaptığı tehditkar konuşmalarla akılda kalan karaktere yakışır bir performans sergilemiştir Bilal İnci.

Aynı zamanda oldukça cesur bir filmdir ‘’Dönüş’’. Sevimli bir çocuğun taptaze (ve sonrasında gittikçe çürüyen) cesedinin korkunç yüzünü kadrajına almaktan çekinmeyen, dinin bağnazlığının yol açtığı bu felaketi en saf haliyle seyircisine sunan bir film ‘’Dönüş’’.

Bir de neredeyse filmin şöhretinin önüne geçen ‘’Hasretinle Yandı Gönlüm’’ şarkısı var ki, filmin kendisini izlemeyenler dahi muhakkak bir yerlerden duymuştur. Bir müzik öğretmeni olan Seha Okuş’un yorumladığı bir Edip Akbayram şarkısı olan ve filmin tema müziği haline gelen şarkı özellikle görkemli finali gayet etkili kılmış.


‘’Dönüşün böyle mi olacaktı?’’